iki benzer şehri
Vladivostok şehri Büyük Petro Körfezinde, Rusya Federasyonu’nun Primorski Krayının güneyinde bulunmaktadır. Vladivostok’un kıyılarını Büyük Okyanus’tan adalarla ayrılan Japon Denizi yıkamaktadır. Vladivostok adlı askeri karakol olarak 1860 yılında kurulmuştur.

İstanbul şehri Avrupa ve Asya sınırında, İstanbul Boğazının kıyılarında Karadeniz ve Marmara Denizi arasında bulunmaktadır. Yaklaşık m.ö. 660 yılında Bizans adı ile kurulmuştur.

Bir birinden sadece coğrafik olarak değil, zaman birimi açısından bir birinden uzak kalan bu iki şehri bir birine bağlayan husus nedir?
MÖ 7. yüzyılda Megaris’taki Dorian sömürgeciler tarafından kurulan antik Yunan şehri. 395'ten 1453'e kadar bağımsız bir devlet olarak bilinen Bizans adlı Roma İmparatorluğu'nun doğu kısmına tarih yazımında Bizans denilmiştir.
Haliç ile Marmara Denizi arasında, Avrupa ve Asya sınırında stratejik bir burun üzerinde bulunan Bizans Konstantinopolis, Antik Roma ve Antik Yunanistan'ın varisi olan Hıristiyan İmparatorluğu'nun başkentiydi. Orta Çağ boyunca Konstantinopolis, Avrupa'nın en büyük ve en zengin şehriydi.
İstanbul, Türkiye'nin en büyük şehri, ülkenin ekonomik, tarihi ve kültürel merkezidir. 15 milyonu aşan nüfusu ile İstanbul, 2021 yılında dünyanın en kalabalık şehirlerinden biridir.
Vladivostok, Rusya'nın Uzak Doğu'sunda bulunan bir şehir ve limandır. Bölgenin siyasi, kültürel, bilimsel, eğitimsel ve ekonomik merkezi; Primorskiy Krayı ve Rusya Federasyonu Uzak Doğu’sunun idari merkezidir.
İstanbul – antik şehir, 2021 yılı itibarıyla kuruluşunun 2688.yılını dolduracak, Vladivostok ise tam tersi- bu projenin hazırlandığı tarih itibatıyla 161.yaşını dolduracak.
Bu iki şehrin peyzajları ve boğaz ile körfezlerin konfigürasyonu bir birine çok benzer. Her iki şehrin tepeleri, üç taraftan deniz, şehrin kıta kısmının içine doğru derin varan özel şekilli körfezi, adaları ve deniz ile oluşturulan tarihi vardır.

Genel Vali Nikolay Nikolay oğlu Muravyov-Amurskiy Vladivostok’un kurulduğu yeri tespit ettiği zaman şehrin ana boğazını İstanbul şehrinde bulunan boğazın anısına Altın Boynuz (Haliç) olarak, kıta ile büyük adalar dizisi arasındaki boğazı ise Doğu Bosforus olarak, yine İstanbul’da bulunan ve aynı adı taşıyan boğazın anısına adlandırmıştır ve böylelikle iki yerin bir birine benzerliğinin altını çizmiştir.
«Çocukluktan beri “Altın Boyuz” adı bana tuhaf gelirdi, bu ad duyulduğunda akla gelen görsel şekil boğazın gerçek şekline hiç uygun değildir....»
«Vladivostok sakini olarak bana bu gerçek büyüleyic bir gerçek olarak geliyordu.
Vladivostok ile Dünyanın en eski şehirlerinden biri arasındaki tarihi bağı banimseme büyük zevk vermektedir.
Memleketin “Altın boynuz” gibi sıradışı adı olan boğaza el batırırken insan medeniyetinin adeta kaynağına dokunma imkanı vardır.

Çocukluktan beri “Altın Boyuz” adı bana tuhaf gelirdi, bu ad duyulduğunda akla gelen görsel şekil boğazın gerçek şekline hiç uygun değildir. Bu ad, şehrin yer adlarına sanki hiç uymamaktadır, bu şehirde çok sayıda Rum yer adları var, ama onlar tamamen farklı söylenmektedir: Diomid, Patrokl, Ayaks... Burada olayın “altın” ve “boynuz” kelimelerin bir birinden ayrı olarak anlaşılır olan iki Rus kelime olduğundan kaynaklandığını düşünüyorum, ikinci kelime çok hoş bir kelime değil, kültürümüzde daha çok olumsuz konnotasyon taşımaktadır. Bu iki kelimeden oluşan kombinasyon Vladivostok için alışılmadık ton, şekil taşımaktadır.

Bu durumda adının kбkenini anlamak daha zevkli oldu.

Vladivostok sakinlerinin çoğu “Altın Boynuz” ve şehrin diğer yer adlarının kökenini biliyor, ancak biz bu bilgiyi derinleştirme, ek gerçekleri anlatmakla ve tarihi sürecin detaylarını göstermekle sınırlı kalmayacak, aynı zamanda seyirciyi eş zamanlı olarak her iki şehrin havasına daldıracak proje yapmaya karar verdik. Kendi şehrimizin uzak olan başka bir yerde tanındığından kaynaklanan sevinç duygusunu paylaşmak istiyoruz. Vladivostok şehrinin kurucusunun bir zamanlar İstanbul'u Japonya Denizi'nin keşfedilmemiş kıyılarında bir yerde tanıdığında benzer bir duyguya sahip olduğunu anlamak iki kat keyifli.

Feliks Maşkov projenin ortak yazarı

«Yakınlık» projesi konseptinin kaynaklarına uzaktan giriş
«Projede açıklanan tarih, Vladivostok sakinlerini insanlığın büyük tarihi ile yakınlaştırmak için hazırlanmıştır.»

Bu şehirlerin küresel bağlamda rolünün kuvvetlendirildiği açıktır. Bu şehirler sosyo-ekonomik kalkınmasının önemli birimidir. Şehir ve şehirler grubu (kompakt aglomerasyon)- tamamlanmış olasılıklar ve anlamlar ekosisteminin kalkınması açısından optimal objesidir. Bu gerçek insanın alanda günlük olarak hareket mesafesi konusunda temel bir sınırlamanın var olduğundan da belirlenmektedir.


Şehirler, anlam, değer ve kimlik açısından da optimal objelerdir, şöyle: yüksek çeşitliliğe ve kültürel süreçlere sahip olmak için yeterince büyük, ancak “elle dokunulabilir” belli bir yer ile bağlı olan yerel kimlik ve öz farkındalığın oluşturulması için yeterince kompakt’tır.

Çoğu insanlar için de yaşadıkları şehri özel özgeçmişlerinin kapsamı olarak algılamaktadır. Bu kapsamın zenginliği, çeşitliliği ve bütünlüğünün şehir sakinlerinin yaşam kalitesi, dünya bakışları ve her gün yaptıkları tercihi doğrudan etkilediği varsayımı vardır.


Günümüzde, bin yıl önce olduğu gibi Dünya gezegeninin şehirleri karşısında ulaşım, eğitim, rekreasyon, altyapı sistemleri, ekoloji, sağlık gibi çeşitli problemler var- bu promler büyük listenin sadece küçük bir kısmıdır.


Şehirlerin önünde bulunan görevlerin çözümne yaklaşmak için belli bir değerler ve anlamlar sistemine ve geleceğin imajına dayanmak gerekmektedir.


Şehrin kimliği- şehir sakinlerine şehrin saygı ve anlayışı ile dolu olma, şehri iyileştirme ve şehir içerisinde kendilerini iyileştirme imkanını sağlayan bu anlam sisteminin önemli kısmıdır.


Projenin amacı, şalnı şehir İstanbul şehri ile benzerlik belirtilerek aynı zamanda Vladivostok’un şehir kimliğinin bir kaç yönünün tespit edilerek detaylı olarak gösterilmesidir. Projede açıklanan tarih, Vladivostok sakinlerini insanlığın büyük tarihi ile yakınlaştırmak için hazırlanmıştır, filmin adı da bundan kaynaklanmaktadır.


Bu proje belki de İstanbul’un sakinlerinin lokal kimliğine için beklemedik ton katar, kim bilir?..

PROJE UYGULAMA MEKANİĞİ
Vladivostok’un ana boğazının İstanbul’daki Altın Boynuz’un anısına adlandırıldığını biz çoktan biliyorduk, ilgi çekici bir gerçektir. Biz bu gerçekten, bu gerçeği detaylar ile dolduran anlatım yapmayı çoktan istiyorduk, ama projeye gerçeklik hissini verecek süreç kimyasına ihtiyaç vardı.

Ve bu olay gerçekleşmiştir.

«Ağustos 2021’de benim Arhitektorı.rf (mimarlar.rf) uluslararası program eğitim modülü kapsamında Türkye’de (İstanbul, Ankara) eğitim modülüm vardı ve biz bunun işte o anın olduğunu anlamıştık. Vadim biletleri aldı ve biz birlikte uçakla gittik. Ben gündüz programda idim, Vadim ise Anastasiya Özlü (Borisova) ile birlikte objemiz için uygun bir duvar bulmak amacı ile yerli sakinler ile iletişim kuruyordu
Biz Anastasiya ile aynı mimar grubunda okuyorduk, sonra o İstanbul’a yaşamak için gitti.»

Feliks Maşkov projenin ortak yazarı

«Ben İstanbul’a gelince hemen projemiz için uygun lokasyonu aramaya yöneldim, zamanımız çok az idi, herşey için toplam dört günümüz vardı.
Aramanın ilk günü sonuç vermedi. Şu anda İstanbul’da oturan Feliks’in sınıf arkadaşı Anastasiya bir sonraki gün “Balat” semtine gitmeyi önerdi. Bu İstanbul’un en eski semtlerinden biridir: kompakt sokaklar, az katlı tarihi ve fazla tarihi olmayan binalar, kafe, zemin katlarda dükkanlar- tam isteğimizdir. İşte orada biz “ASIR” kafeyi bulduk, bu kafenin cephesi bizim düşüncemize iyi uyuyordu.
Biz, düşüncemizi kafenin bulunduğu bina sahibi bayana anlattıktan sonra obje kurma iznini aldık. Bu bir başarı idi! Sadece büyük ihtimalle gayrıresmi park yerinin koruması olan Abi’ye bir ücret ödemeye zorunda kaldık, Abi bizim montaj işimizi iki araç üzerinde kaldıraç parkı olarak değerlendirdi.
Girişim kesinlikle İstanbul ve Vladivostok sakinlerini birleştiren bir özelliktir.»

Vadim Gerasimenko projenin ortak yazarı


«Proje benim için sembolik.
İstanbul'a taşındığımda, rölyefin benzerliğine hayran kaldım ve Boğaz'ın ve Haliç'in varlığına çok seviniyordum, çünkü onlar Vladivostok'u çok hatırlatıyordu.
İki şehir 7897 km mesafede bulunmasına rağmen inanılmaz derecede birbirine benziyor.
Konum bulma, duvar seçme ve bir nesne yerleştirme süreci bir ilham kaynağıydı. Bu benzerliği artık video aracılığıyla paylaşabildiğim için çok mutluyum.

Mümkün olduğu kadar çok insan bunu bilsin.»


Anastasiya Ozlü (Borisova) projenin ortak katılımcısı

«Bu arada objenin montajına Sankt Petersburg Unit-4 parametreci mimarlar grubundan Vladimir Petrosyan katıldı, filmin son sahnesinin çekimine ise Arhitektorı.rf programının koordinatörü Aleksandra Çeçyotkina geldi»

Feliks Maşkov projenin ortak yazarı

Objeler hakkında

İki şehrin ortak yer adı fikrini ve bu şehirlerin coğrafik konfigürasyonunun benzerliğini kısaca toplamak için biz iki şehrin sokak ve yol şemalarını kıyaslayarak Vladivostok ve istanbul’un kıyılarını ortak “Altın Boynuz” aracılığı ile birleştirdik.

Bir pano İstanbul şehrinin Bolat semtinde, diğer pano Vladivostok şehrinde Posyetskaya sokağında kurulmuştur. Böylelikle şehriler bir tür anlamsal köprü ile birleştirildi.


İstanbul’daki panoda Vladivostok’un kuzey kıyısı, karşısında ise İstanbul’un güney kıyısı, Vladivostok’taki panoda ise tersi resmedilmiştir.


İstanbul objesi, nakliyenin kolaylaştırılması için 15 parçaya bölünmüştür, Vladivostok objesi ise sadece 5 parçaya bölünmüştür. Kendi şehrinde lojistik daha kolay.

Proje parçalanmasının çizimi

Bu kadar çok sayıda parçaların cepheye taşınması için üzerinde toplama çizgilerinin bulunduğu özel kağıt alt tabaka kullanılmıştır. Her iki şehrin denize yakın bir yerde bulunduğundan ve paslanmaya yol açan metaller için son derece agresif ortama sahip olduğundan dolayı paslanmaz bağlantı elemanları kullanılmıştır.


Her bir objenin yanında projenin web sitesine götüren QR kod var.


Proje için yerin havası ve yerin inzivası açısından benzer olan iki yer bulmayı başardık, bu durum genel manzaranın tamlığını kuvvetlendirdi. Güzel, canlı sokaklar şehirleri süsler.

Animasyonun çekimleri

Anlatımı sonlandıran video dizisi- hemen hemen aynı zamanda Vladivostok ve İstanbul’da çekilen görüntülerin kareleridir. Biz, çekim sürecinde her iki şehrin insanları ile konuşabildik, bu durum her iki yeri daha derin anlama imkanını verdi. Film çekimi- tesadüfi insanlarla konuşmak için iyi bir sebeptir.

Tarihi gerçeklerin gösterilmesi için stop-motion tekniği seçilmiştir.


Animasyonun her bir karesi basılmış, fotosu çekilmiş ve maddiyat, kağıtlılık hissisinin oluşturulması için animasyonu yapılmıştır.

Şehirlerin sesleri

Biz İstanbul’da bulunduğumuz zaman sadece obje korma yerini aramadık, aynı zamanda ileride projenin ses düzenlemesinde kullanmak üzere ses dokularını arıyorduk.

Biz otantik şehir sesini arıyorduk.

Biz gezimizin son gününde Ankara’da şehir kulesinin tepesinde sokak müzesyeni kaydetmeyi başardık. Biz geleneksel müzik motiflerinin kaydına 30 dakika harcadık.


«Feliks ve Vadim Türkiye’den geri döndü ve çok ses kaydı getirdiler.

Ben, malzeme seçme süreci sırasında ilgi çekici fragman buldum ve bunun etrafında film müziğinin birincil eskizini kurdum.

Ekip olarak dinledik ve bunun başarılı bir bulgu olduğunu anladık.


Bunun yanısıra genel müzik düzenlemesinin kurulması ile ilgili ana teknolojik sürecini yapmak önemli idi.Görüntü dörtlü helikoptere çekilmişti, dolayısıyla lokasyondan “esas” sesimiz yoktu, tüm sesleri yeniden yapmak gerekirdi.

Video havasının tam rekonstrüksiyonu için ben şehrin seslerinin avına gittim. Malzeme toplama süreci bir kaç gün aldı.

Birkaç görev vardı: senkron gürültünün yeniden kaydı, hava seslerinin kaydı, Vladivostok için özgün seslerin kaydı.

İlk iki görev gayet anlaşılır iken üçüncü görev daha sanatsal bir yaklaşım ve belli bir şans gerekiyordu.


Hava kayıt işlemlerinde biri Vadivostok’un gemi sahilinde yapılıyordu. Bu, Vladivostok için özgün olan sesleri çıkaran çok sayıda objenin yoğun olduğu bir yerdir (gülüyor).

İşte orada zil, deniz garının sesi, martı sesi gibi film müziği için kilit sesler kaydedilmiştir. Büyük balık avı sonucunda fileme Viktor Leontyev yakalanmıştır, bu şehir meydanına yakın bir yerde düğmeli akordeon çalan bir müzisyendir.

O gün ben Viktor’un takdirine göre bir takım klasik Rus müzik kaydetmiştim.


Biz, müzik filmi üzerindeki işi bitirmek için stüdyo ses kaydı oturumunu organize ettik. İgor Petrov icrasında güzel vurmalı çalgılar kaydedilmiştir. Bunun yanısıra biz şehir meydanında kaydettiğim düğmeli akordeon çalan Viktor Leontyev’i davet ettik.

Biz, düğmeli akordeon kaydını yaptığımız süreçte ilginç, bu alet için sıradışı dokuları bulduk.


Tüm malzeme toplandıktan sonra bizde iki şehir kültürlerinin kıyası ile ilgili projenin direkt konsept teklifi olarak film müziği üzerindeki görüşümüz sonunda şekil almıştır.»


Denis Kazakov yapımcı, besteci

Soldan sağa: İgor Petrov (vurmalı çalgılar, Vladivostok), sokak müzisyeni (bağlama / saz, Ankara), Viktor Leontiev (düğme akordeon, Vladivostok)

Film

Film, bir birinden farklı olan iki kültürün benzer koşullarda bulunurken gerek ev yaşamında, gerekse şehircilik sanatında bir takım ortak özelliklerini elde ettiğini anlatmaktadır.


Bu film insanlar hakkında, şehirlerin sesleri, bizim bir birimize gördüğümüden çok daha yakın olduğumuz hakkında bir filmdir...

Proje ekibi

Proje üzerinde Konkrit Cangl ekibi çalıştı

cjungle.com / cjungle_urban


Konkrit Cangl ekibi çalıştı:
Feliks Maşkov: proje yöneticisi, fikrin ortak yazarı
Vadim Gerasimenko: fikrin ortak yazarı
Denis Kazakov: yapımcı, projenin ortak yazarı
Anastasiya Potapenko: fikrin ortak yazarı, analitik
Anastasiya Maşkova: editörlük ve aşkın sabır
Valeriya Guseva: organizasyon, tanıtım
Yelizaveta Antonova: animasyon, dizayn
Evgeniy Silin: Dünya Gezegenin görselleşmesi
Vasilisa Korolyova: üretim müdürü
Denis Korolyov: işleme bölümü mühendisi
Konstantin Rasulov: pano montajı
Nikita Gorulko: pano montajı

Senaryo, metin:

Feliks Maşkov


Foto-, video çekim:
Igor Boltov: operatör, Vladivostok
Aleksandr Hom: fotoğrafçı, Vladivostok
Bahtiyar Tagayev: havadan çekim, İstanbul
Mihail Şekunov: havadan çekim, Vladivostok

Montaj, renk düzeltme:
Denis Kazakov

Müzik:
Denis Kazakov: fikir, aranjman, miksaj, ses tasarımı
Viktor Leontyev: düğmeli akordiyoncu, Vladivostok
İgor Petrov “DrumLP”: davullar, Vladivostok

Ankara’da sokak müzisyeni, bağlama / saz (Türk halk yaylı çalgısı). Projeden sonra iletişime geçmeyi umarak Instagram'a abone olduk, ama anlaşıldığı gibi sayfayı silmiş. Onu bulmaya çalışacağız.


İnternet sitesi:
Yuriy Gilyov: site tasarlama, Etika Stüdyosu

Aleksandr Kolomoyets: site tasarlama, Etika Stüdyosu


Panoyu boyaya hazırlayanlar ve boyayanlar:
Anastasiya Gonçaruk
Anastasiya Harçenko
Veronika Mişçenko
Danila Sukovıh
Kseniya Gareyeva

İletişim:
Nikita İvanov: SMM target, media

Dmitriy Yeremeyev: SMM target, medya


Vladivostok Valiliği:
Konstantin Şestakov: Vladivostok Büyükşehir Belediye Başkanı, Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolosluğunda proje onaylama konusunda yardım
Arseniy Krepskiy: Vladivostok Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı, Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolosluğunda proje onaylama konusunda yardım
Pavel Şugurov: Vladivostok İdaresi Şehir Ortamı Mimarlık ve Tasarım Bölümü Başkanı, pano yerleştirme için cephe arama konusunda yardım

Karşılamadan dolayı Rusya Federasyou İstanbul Başkonsolosluğuna teşekkür ederiz.


Metinlerin tarihsel doğruluğunun kontrol edilmesi:
Viktor Şalay: V.K.Arsenyev Tarih Müzesi Müdürü ve “Vladivostokskaya Krepost” Doğal Park Müzesi Müdürü, projenin tarih danışmanı.
Vladimir Kalinin: askeri tarihçi, Rusya Coğrafik Teşkilatı Bölge Şubesi Başkan Yardımcısı, projenin tarih danışmanı

Marina Barinova: Rusya Coğrafik Teşkilatı araştırmacısı, projenin tarih danışmanı


Proje uygulamasında yardım:
Anastasiya Özlü (Borisova): İstanbul’daki mimar, projenin gerçekleştirilmesinde paha biçilmez katkı

Vladimir Petrosyan: mimar, Unit4.io stüdyosunun müdürü, istanbul’da pano montajında yardım.


Arhitektorı.rf programı ekibine ayrı teşekkür:
Aleksandra Galanina
Aleksandra Çeçyotkina
Alina Bortnik
Andrey Kolesnikov
Varvara Melnikova
Daniil Antonov
Yelizaveta Jurova
Natalya Alabuşeva
Olga Lyubçenkova
Olga Moskovskaya
Yuliana Maltseva

Kendi cephelerine pano kurma iznini veren kafelerin sahiplerine teşekkür ederiz:
“ASIR” kafesi, İstanbul, Balat, Yıldırım Cd. No:66, 34087 Fatih/İstanbul

“Sista-Feels” kafesi, Vladivostok, Posyetskaya, 23a, st2